Medya
Çalışanlar bütün bir paket istiyor
Dr. Wolfgang Hapke, BASF Grubu İnsan Kaynakları Başkanı. Bu yazıda, insan kaynakları alanındaki son gelişmelerden ve “hayat boyu öğrenme bizi hem şirket hem de çalışanlar olarak daha başarılı yapar”görüşünden bahsediliyor.
Creating Chemistry: Before becoming head of Human Resources, you were responsible for Creating Chemistry:İnsan Kaynakları Başkanı olmadan önce BASF’nin mühendislik plastikleri bölümünü yönetiyordunuz. Sizce yeni pozisyonunuzun en büyük zorlukları neler?
Dr. Wolfgang Hapke: Bence bu sorumluluk, 110.000’den fazla çalışanın ideallerini ve beklentilerini toplumsal etkiler ve iş birimlerimizin ihtiyaçları ile birleştirme sorumluluğu. Kendi tecrübelerimden insan kaynakları ile operasyon bölümlerinin yakın çalışmasının ne kadar önemli olduğunu biliyorum. Operasyon kısmına ait yeni taleplerin çalışan faaliyetlerimize hızlı şekilde uygulanmasını ana işimiz olarak görüyorum. Bu şekilde çalışanlarımızı günlük işlerinde destekleyebiliriz. Aynı sebeple insan kaynakları trendlerini erken safhada fark ederek bunları işimize entegre etmeye çalışıyoruz. Böylece iş birimlerimize uzun vadede iyi bir hizmet sunabilme imkanı yakalıyoruz. Bana göre en önemli iki trend çalışan gelişimi ve ömür boyu öğrenmedir.
Dr. Wolfgang Hapke
BASF İnsan Kaynakları Başkanı
2013 yılından bu yana BASF Grubu’nun İnsan Kaynakları Yeterlilik Merkezi’nin başkanlığını yürüten Dr. Wolfgang Hapke, BASF’nin tüm dünyadaki çalışan işlerinden de sorumludur. Hapke, daha önce BASF’nin Asya Pasifik Pazar ve İş Geliştirme Bölümü’nden sorumlu olarak Hong Kong ve ABD’de çalışmıştır.
Amerika Birleşik Devletleri ve Hong Kong’da uzun yıllar çalıştınız. Mesleki gelişim ve öğrenme konusunda herhangi bir farklılık gözünüze çarptı mı?
Değişik bölgelerdeki insanlar farklılıklara rağmen birçok ortak noktaya da sahip. Becerilerimizi sürekli olarak geliştirme ve iyileştirme ihtiyacı duyuyoruz. Fakat neyi nasıl öğrendiğimiz ve öğrenme sürelerimiz arasında ciddi farklar var. Örneğin, Asya’nın gelişen pazarlarına bir bakalım: Buradaki insanlar Batı’yı mümkün olduğu kadar çabuk yakalamak istiyorlar, bu yüzden çok hevesliler ve öğrenmeye istekliler. Çin halkı genellikle geleceğin teknolojisi ile ilgileniyor. Örneğin, neredeyse hiç kimse eski model tüplü televizyonları bilmiyor ama son teknolojilerle ilgili her türlü bilgiye sahipler. Bu durum, insan kaynakları açısından düşündüğümüzde önemli global konuları entegre ederken bunları her kültür ve ülkeye özel bir ortamda uygulamak gerektiği anlamına geliyor.
Uluslararası bir şirket, bölgesel ve global özellikleri çalışan stratejisinde nasıl birleştirebilir, bize bir örnek verebilir misiniz?
BASF’nin global bir stratejisi var. ‘En İyi Ekip’ stratejimizi de buna bağlı olarak geliştirdik. Bu strateji önümüzdeki yıllar için en önemli insan kaynakları konularını “mükemmel insanlar, mükemmel bir iş yeri ve mükemmel liderler” olarak belirliyor. Bu strateji liderlik kültürümüzü de geliştirecek. Bu bizim global çerçevemiz. BASF’de tüm Grup içinde tek bir yaklaşım istediğimiz bazı konular var. Liderlik de bunlardan biri:Global bir yeterlilik modeline göre çalışanlarımızdan ve yöneticilerimizden beklediğimiz davranışları tanımlıyoruz. Geri kalan diğer konuların ayrıntılarını lokal şirketler belirliyorlar. Başka bir deyişle, tüm dünyadaki çalışanlarımıza, tazminat, sosyal yardımlar ve kişisel gelişimlerine odaklanan bir çalışma ortamı da dahil olmak üzere çekici fırsatlar sunmak istiyoruz. Her şirket daha sonra bu fırsatları mevcut yerel koşullara göre şekillendiriyor.
Sizce hayat boyu öğrenme neden bu kadar önemli bir konu ?
Hayatları boyunca öğrenmeye devam eden insanlar gerçekten daha başarılı oluyor. Aynısı şirketler için de geçerli. Bizim için sürekli değişime hazır olmak ve çalışanlarımızı formda tutmak çok önemli. Çalışanlarımıza bu sebeple kariyerleri boyunca öğrenme fırsatları sunuyoruz. Aynı zamanda çalışan gelişimi için yeni bir global konsept de getiriyoruz. Çalışan ve yöneticilerin bireysel gelişim adımları ve ölçümleri konusunda sorumluluğu paylaşması bu konseptin ana noktasını oluşturuyor. Kendi kişisel gelişimlerini şekillendirmeye yardımcı olan çalışanlar daha çok motive oluyor ve daha iyi performans sergiliyor. Öğrenme Kampüsü’müz BASF’de hayat boyu öğrenme fırsatlarımızı nasıl uyguladığımızı gösteriyor. Burası ileri eğitim konusundaki global fırsatları yerel fırsatlar ile birleştiren, çalışanların kendilerine ait kişiselleştirilmiş öğrenme programlarını yaratmasına imkan tanıyan bir öğrenme platformu. Onların kişisel gelişimlerini ve kariyerlerinin gelişimini bu şekilde destekliyoruz. Aynı zamanda kurumsal stratejimizin hedefleri, öğrenme programlarına entegre edildiği için işimiz için de yararlı bir şey yapıyoruz. Bu da bize çalışanlarımızı on ya da yirmi yıl içinde karşılaşacakları zorluklara hazırlama konusunda yardımcı oluyor.
Bir şirket çalışanlarına bugünlerde ne gibi olanaklar sağlamak zorunda?
Para tek başına kesinlikle yeterli değil. Bugünün çalışanları, ilginç sorumluluklar, kişisel gelişim ve hem esnek hem de sağlam bir iş ortamını içeren zorlayıcı ve tam bir paket istiyor. Ayrıca iş ve özel hayat dengesinin gittikçe daha önemli hale geldiğini görüyoruz. En büyük tesisimiz olan Almanya Ludwigshafen’da şu anda yeni bir İş-Yaşam Yönetimi Merkezi inşaa ediyoruz. Bu merkezde tek bir çatı altında kreş, sosyal danışmanlık merkezi ve spor salonu olacak. Ama iş ve özel hayatın dengesi bununla da bitmiyor, örneğin esnek çalışma saatleri ve buna izin veren bir yönetim kültürü gerekiyor. Gördüğünüz gibi hayat boyu öğrenme aynı zamanda insan kaynakları konuları için de vazgeçilmez.