Medya
Net değer
2010 yılında çeşitli üreticiler tarafından üretilen 165 milyon cibinliğin yaklaşık 145 milyonu Afrika’nın sahra altı bölgesinde sıtma hastalığının görüldüğü bölgelere dağıtıldı. Risk altında olan ve en az bir cibinliği olan konutların oranı, 2000 yılında %3 iken 2011 yılında %5’e yükseldi. Dünya Sağlık Örgütü’ne (WHO) göre, sıtma için etkili iğneler bulunmadığı sürece, cibinlikler sıtma kontrolünde etkin bir yöntem olarak kullanılmaya devam edecek.
Cibinliklerin, Dünya Sağlık Örgütü tavsiyelerini karşılayabilmesi için üç yıl boyunca kullanılabilir ve 20 yıkamaya dayanıklı olması, ayrıca BASF’nin sunduğu Interceptor® cibinlik gibi kısa bir temas sonrasında bile sivrisinekleri öldürebilen bir ilaç ihtiva etmesi gerekiyor. Interceptor®, LLIN (uzun ömürlü, böcek ilacı uygulanmış cibinlik) olarak WHO tarafından tavsiye ediliyor.
Cibinlikler, diğer sıtma kontrolü ürünleriyle bir arada kullanıldığı zaman daha etkili hale geliyor. BASF Kamu Sağlığı Bölüm Başkanı Dr. Egon Weinmüller özel sektörlerle yardım kuruluşları arasındaki işbirliğini şu sözlerle açıklıyor: "Sahadaki süreci destekleme konusunda önemli rol üstlenmiş olan cibinlik dağıtımı yapan yardım kuruluşlarıyla çok yakın çalışıyoruz."
Sıradan cibinlikler sivrisinekleri uzakta tutsa da sivrisineğin cibinliğin üzerinden ısırmasını veya diğer korunmasız kişiye doğru uçmasını engellemiyor. Böcek ilacı uygulanmamış cibinliklerin sıtmanın bulaşma döngüsünü kırması mümkün olmuyor.
Interceptor® cibinlikleri, insana zararı bulunmayan alfa-sipermetrinle kaplanıyor. BASF, bu aktif bileşeni 2004 yılında Dünya Sağlık Örgütü’nün talebi üzerine başladığı Interceptor® araştırmasından önce Fendona® isimli ürününde de kullanılıyordu. En büyük zorluk, aktif bileşenin cibinliğin en az üç yıl ve 20 yıkamaya dayanıklı olacak şekilde eklenmesi idi. Çözüm, birden fazla yıkamadan sonra bile sivrisineklere karşı koruma sağlayan Interceptor®’un özel kokusuz kaplaması ile bulundu.
Interceptor® gibi LLIN’ler sıtmaya karşı olumlu bir milat kabul edilse de hastalığın önünde hala onu bekleyen zorluklar bulunuyor.Aktif kimyasal maddelerin yaygın kullanımı, sivrisineklerin direnç geliştirmesine sebep olabiliyor. Bu da şu ölümcül döngüyü devreye sokuyor: Böcek ilacı, doğal direncin sonucu olarak, küçük bir sivrisinek grubunu bile etkileyemezse, benzerlerinin kökü kazınırken bu sivrisinekler hayatta kalıyor, çoğalıyor ve sayılarını arttırıyor. En kötü ihtimalle de, bu dirençli sivrisineklerin sayısı artınca sıtma enfeksiyonu oranında yeniden artış meydana geliyor.
Bu döngüyü yeni bir aktif madde geliştirerek kırmak mümkün, fakat yaklaşık 200 milyonu bulan oldukça yüksek geliştirme masrafı sebebiyle cibinliklerde kullanılan son aktif madde 24 yıl önce piyasaya sürülmüştü. Weinmüller, bu durumu “Mali kaynaklar bilhassa kamu sağlığı alanında kısıtlı” şeklinde açıklıyor. Şirketler kamu sağlığı ürünleri için Dünya Sağlık Örgütü’nün bir hayli masraflı olan onay sürecinden geçiyor; fakat ürün piyasaya sürüldükten kısa bir süre sonra taklitleri ortaya çıkmaya başlıyor. Bu durum, araştırma şirketlerinin yaptığı harcamaları sekteye uğratıyor ve geliştirme faaliyetlerini engelliyor.
Tüm zorluklara karşın, BASF’nin böcek ilacı klorfenapir önemli bir çözüm olarak ortaya çıkıyor. Şirket, güvenliği ve etkinliği, bitki koruması ve şehirlerdeki zararlı kontrolü için kullanılan diğer böcek ilaçlarında ispatlanmış olan bu aktif bileşeni esas alarak, sıtmanın kontrolü için gelecek nesil ürünler üzerinde çalışıyor, böylece çözüm sürecini hızlandırıyor. Sıtmaya karşı mücadelede böcek ilacı önemli bir inovasyona dikkat çekiyor, çünkü geleneksel böcek ilaçları sivrisineğin merkezi sinir sistemini etkilerken, klorfenapir hücre metabolizmasını tahrip ediyor. Farklı çalıştığı için bu böcek ilacı direnç gösteren mevcut bölgelerde sıtmanın engellenmesine yardımcı oluyor.
Bu ilacının kamu sağlığı planlarında kullanılmaya başlanması için henüz birçok yatırım ve çalışma gerekiyor. BASF, Londra Hijyen ve Tropik Tıp Fakültesi (LSHTM) ve İnovatif Vektör Kontrol Konsorsiyumu (IVCC) ile birlikte çalışıyor. İki enstitü test ve saha çalışmalarından sorumluyken; BASF geliştirme, kayıt, onay ve satışı üstleniyor. IVCC kamu sağlığı ürünleri Portföy Yöneticisi Dr. Robert Sloss şunları ifade ediyor: “Aktif maddeler portföyünün korunmasını ve genişletilmesini sağlayan yeni yaklaşımlar elzemdir. Ancak bu şekilde sürekli artan direnç seviyelerini dizginleyebiliriz.”
Yapılan ilk testler böcek ilacına direnç gösteren sivrisineklere karşı yeni aktif maddenin etkinliğini doğruladı. Egon Weinmüller şunları söylüyor: “Bu işbirliğinin ve olumlu sonuçlarının tropik hastalıklara karşı mücadele veren tüm taraflara ek bir motivasyon sağlayacağını umuyoruz.”
Bilimin ardındaki inovasyon
BASF tarafından üretilen Interceptor® sivrisinek cibinlikleri, birkaç yıl sonra bile sivrisineklere karşı etkisini koruyor. Peki, bu cibinlikler nasıl çalışıyor?
Cibinlik , böcek ilacı içeren polimer bir bağlayıcı ile kaplanıyor. Bu bağlayıcı, aktif maddenin yüzeyde uzun yıllar eşit bir şekilde dağılmış olarak kalmasını sağlıyor.
Cibinlik ile kısa süreli temas kurmak bile, sivrisineğin sonunu hazırlıyor.
Sivrisinek ağa konuyor.
Temastan birkaç dakika sonra sersemleyen sivrisinek yere düşüyor; buna “devrilme” deniyor. Böcek ilacı, sineğin merkezi sinir sistemini tahrip ediyor.
Neredeyse tüm sivrisinekler birkaç dakika içerisinde ölüyor.