Şu anda harekete geçilmezse gelecekte enerji ihtiyacımızı karşılamanın büyük bir sorun yaratacağı herkes tarafından kabul ediliyor. Birçok kişi enerjiyi daha verimli bir şekilde kullanmamıza yardımcı olacak teknolojilere yatırım yapmamız gerektiğini düşünüyor. Peki, bu talebi nasıl karşılamalıyız? Bu konuda, rüzgâr ve güneş enerjisi gibi yenilenebilir enerji teknolojilerine yatırım yapılmalı diyenler ile fosil yakıtın halen bol olduğunu ve sadece yeterince araştırılmadığını iddia edenler farklı düşünüyor.
ABD Enerji Bilgi Yönetimi'nin (EIA) 2013 yılı raporuna göre, dünyanın en hızlı büyüyen sektörleri yıllık %2,5 büyüme ile yenilenebilir kaynaklar ve nükleer güç kaynakları, fakat fosil yakıtlar enerji üretiminin hala %80'ne tekabül ediyor. Doğal gaz tüketimi ise kaya gazı çıkarımındaki gelişmelere bağlı olarak yılda %1,7 artıyor.
Yakın zamanda gerçekleşen kaya gazı üretimindeki artış ABD'de evlerde kullanılan enerji maliyetinin düşmesine katkı sağlamış ve plastik imalatı gibi üretim sektörlerine yardımcı olmuştur. Diğer ülkeler de bu başarıyı yakalamayı umut ediyor. EIA, dünya çapında teknik olarak elde edilebilir kaya gazı toplam hacminin 7,299 kübik fit (tcf) olduğunu tahmin ediyor. Bu değer ABD'yi en geniş kaynaklar listesinde Çin, Arjantin ve Cezayir'den sonra dördüncü sıraya yerleştiriyor.
Fakat çevreci gruplar tarafından dile getirilen bazı endişeler, kaya gazının salınımında kullanılan basınç sürecinin -hidrolik çatlama ya da kırılma olarak adlandırılabilir- su kaynaklarının kirlenmesine ve bazı durumlarda sismik aktiviteye yol açtığının kanıtlandığına dikkat çekiyor. Aynı zamanda, sera gazı emisyonunun yaklaşık üçte ikisine sebep olan enerji sektörünün, yenilenebilir enerjinin peşinden gitmedikleri sürece ülkelerin iklim değişimi hedeflerine ulaşamayacaklarını iddia ediyorlar.